Kuyruk sokumu, omurganın en alt kısmında yer alan küçük, üçgen şeklinde bir kemiktir. Bu bölgedeki ağrılara koksigodini adı verilir. Kuyruk sokumu kemiği ağrıları toplumda sıkça görülen bir rahatsızlıktır ve şiddetli ağrı nadir olmakla birlikte, sürekli hale geldiğinde yaşam kalitesini düşürebilir. Özellikle kadınlarda daha yaygındır ve ağır yük kaldırmak, dolaşım bozuklukları, ağır egzersiz yapmak, doğum anormallikleri ve eklem iltihabı gibi nedenlerden kaynaklanabilir.

Kuyruk sokumu ağrısı, hormonel değişimlerden kaynaklı olarak özellikle hamile kadınları etkileyebilir. Bu ağrının doğru teşhisi uzmanlık gerektirir.

Kuyruk sokumu kemiği ağrısının en önemli belirtisi huzursuzluk verecek derecede ağrıdır. Hasta tam olarak yerini tarif edemeyebilir, ancak şiddetli ağrı nadirdir. Bu ağrılar her yaşta ve her cinsiyette görülebilir, fakat kadınlarda erkeklere göre beş kat daha fazla görülmektedir. Bunun sebebi, kadınların leğen kemiği yapısının kuyruk sokumunu korumasız bırakmasıdır.

Belirtiler şunlardır:

Teşhis sürecinde altta yatan sebeplerin iyi araştırılması önemlidir. Uzman doktor, gerektiğinde röntgen, manyetik rezonans, bilgisayarlı tomografi ve kolonoskopi gibi görüntüleme yöntemlerine başvurabilir. Çoğu hasta bu ağrıyı bıçak saplanması olarak tarif eder. Öncelikle tam teşekküllü bir omurga muayenesi yapılmalı, ardından kalça eklemleri ve kasık bölgesi kontrol edilmelidir. Hiçbir veri elde edilemezse kuyruk sokumu ağrısı teşhisi konur. Bu aşamadan sonra hastanın duruşu, oturuşu, kalkışı ve hareketleri incelenir.

Üç boyutlu tomografi alındıktan sonra, küçük milimetrelik enjeksiyonlarla o bölgedeki ödem alınır. Bu yöntemle hastaların %80'e yakını iyileşir. İyileşmeyen hastalar ise el ile tedavi edilir. Bu iki yöntemle de rahatlamayan hastalara cerrahi müdahale uygulanır.

Kuyruk sokumu ağrısından korunmak için dikkat edilmesi gereken bazı noktalar vardır:

Bu önlemler, kuyruk sokumu ağrısını önlemeye yardımcı olabilir ve yaşam kalitesini artırabilir.